23 Şubat 2010 Salı

Nükleerle yaşamaya hazır mısın?

26 Nisan’a kadar 1 milyon kişi olalım, hep beraber durduralım nükleeri...

Nükleer enerji, geçen 60 yıl içinde hiçbir soruna çözüm getiremedi. Güvenlik açıkları, atık sorunu, artan maliyet ve inşaat süreleri gibi birçok konuda milyarlarca dolar harcandı. Bunca yatırıma rağmen nükleer, dünyanın en kirli ve riskli enerji kaynağı olmaya devam ediyor. Aslında geçtiğimiz yüzyılın işe yaramaz teknolojileri arasında çoktan yerini almış olmalıydı. Oysa hâlâ birileri bize nükleer enerjiyi yeni, güvenli ve temiz bir enerji kaynağı olarak tanıtmaya çalışıyor...

Aklımızı çelmeye çalışanlara inat, biz nükleer enerjinin gerçekte ne anlama geldiğini biliyoruz: Çernobil’i, her yıl Sibirya'ya gönderilmek zorunda kalınan çözümsüz radyoaktif atıkları, 20 yıldan uzun süredir tamamlanamayan ve çok büyük ihtimalle harcanan milyarlara rağmen
tamamlanamayacak dünya üzerindeki 12 reaktörü biliyoruz. Şunu da biliyoruz: Türkiye'de bir nükleer santral kurulursa, sadece bizim ve çocuklarımızın değil, gelecek kuşakların da hayatlarını riske atacak. Üstelik bu, bizim ceplerimizden karşılanarak yapılacak.

Ben nükleer enerjiye karşıyım. Karşı çıkmak için hem kendi adıma, hem de gezegenimiz adına pek çok nedenim var.Vadettiği hiç birşeyi karşılamayan bu kirli, tehlikeli ve pahalı teknolojiyi finanse etmek istemiyorum. Ülkemde nükleer endüstrisinin yalanlarını dile getiren devlet yetkilileri, nükleer enerjinin faydalarını sıralayan eski kafalı bürokratlar
görmek istemiyorum.

http://nukleer.greenpeace.org/

İmza kampanyasına imza toplayarak destek verin...





Çernobil'in geçmişi, Türkiye'nin geleceği olmasın... from Greenpeace Akdeniz on Vimeo.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder